namaz sureleri - teravih namazı
 

Ana Sayfa
namaz
Namazın önemi
sağlık ve namaaz
namaz edebi
kutuplarda namaz
imamlık ve cemaat
namaz niyetleri
namazın esrarı
namazı terkin cezası
namazın bibliyografisi
namaz tesbihatı
ezan duası
cuma namazı
cenaze namazı
teravih namazı
kaza namazı
hastaların namazı
bayram namazı
nafile namazlar
Gece Namazı
işrak namazı
duha namazı
evvabin namazı
şükür namazı
mescid namazı
yolculuk namazı
küsüf ve husuf namazı
tesbih namazı
istihare namazı
tevbe namazı
hacet namazı
zelzele namazı
sureler
fatiha suresi
fil suresi
kureyş suresi
maun suresi
kevser suresi
kafirun suresi
nasr suresi
tebbet suresi
ihlas suresi
felak suresi
nas suresi

Teravih Namazı

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) "Allah teala ramazan ayında orucu farz kıldı." buyurmuştur. Hz. Aişe (r.a.) der ki Rasulullah (s.a.v.) mescide geceleyin namaz kıldı.

Ertesi gün sabah olunca Müslümanlar bunu bir birlerine anlattılar. İkinci gece Müslümanlar önceki gecekinden ziyade mescidde toplandılar. Rasulullah (s.a.v.) mescide çıkıp onlara teravih namazı kıldırdı. Sabahleyin bunu cemaate anlattılar. Üçüncü gece cemaat daha da çoğaldı. Rasulullah (s.a.v.) onlara çıkıp teravih namazı kıldırdı. Dördüncü gece mescit cemaati alamayacak bir hale gelmişti. Rasulullah (s.a.v.) teravih namazı kıldırmak için cemaatin yanına çıkmadı. Cemaatten bazıları namaz için toplandıklarını Rasulullah'a hatırlatmak istedilerse de Rasulullah (s.a.v.) sabah namazına kadar onların yanına çıkmadı. Sabah namazını kıldıktan sonra cemaate döndü, şahadet getirdi ve "Malumunuz olsun ki sizin, cemaatle teravih kılmak hususunda yaptığınızı gördüm. Beni, sizin yanınıza çıkmaktan alıkoyan ancak bu namazın size farz kılınacağı sizin de, onun edasında acze düşeceğiniz, günaha gireceğiniz hakkındaki korkumdur." Dedi.

Hz. Ömer (r.a.) devrine kadar. Teravih namazı, evlerde ve mescitlerde kılınırdı. Bir gün Hz. Ömer (r.a.) mescide çıkmıştı. Müslümanlar orada kendi başlarına ve dağınık bir halde teravih namazı kılmakta idiler. Kimi yalnız başına kılıyor kimi de birkaç kişiye kıldırıyordu. Hz. Ömer (r.a.) onları bu halde görünce "Ben bunları bir kari'in imamın başına toplasam daha iyi olur" dedi. Ertesi gece cemaati Übey b. Ka'b (r.a.)'ın arkasın topladı. Hz. Ömer (r.a.) bir başka gece mescide çıkıp halkın Übey b. Ka'b'la (r.a.) ile birlikte teravih namazı kıldıklarını görünce "Ne güzel oldu! buyurdu. Hz. Ali (r.a.) hilafeti devrinde camilerin kandillerle süslenmiş ve Müslümanların cemaatle teravih namazı kıldıklarını görünce Hz. Ömer'e (r.a.) "Bizim mescitlerimizi nurlandırdığı gibi Allah Teala da Ömer'in kalbini nurlandırsın." diye dua etmiştir.

Hz. Übey bin Ka'b (r.a.) teravih namazını yirmi rekât kıldırmıştır. Raşit halifelerin sünneti de Peygamber Efendimizin (s.a.v.) sünneti gibidir. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.v.) "Benim ve Raşit halifelerimin sünnetine tabi olunuz." Buyurmuşlardır.

Bugün 2 ziyaretçi (3 klik) kişi burdaydı!
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol